Nedir bu ”La Bella Figura” diye sual edecek olursanız : ”La Bella Figura”, İtalya’nın güneyinden türeyen ; benim ise, iki yaşlı ve açgözlü adam (Two Greedy Italian) sayesinde duyduğum bir tanım..Bu adamlarla (Gennaro Contaldo ve Antonio Carluccio) eski yıllarda pazar akşamları, pek de seyretme alışkanlığımın olmadığı Bloomberg kanalında karşılaşmıştım. İkisinin de doğum yeri İtalya ve ikisi de ahçı..Daha yaşlıca olanı, ışıklarda uyusun, Antonio Carluccio, bir dönem İstanbul’da Kanyon’da da açılan Carluccio’s adlı zincirin kurucusu mesela..
Bu arkadaşlar altlarındaki garip bir arabayla İtalya’nın altını üstüne getirirlerken, bir taraftan da birlikte yemekler yapıyorlar. Bu yemekler bazen dağın başındaki bir köy evinin taş fırınında, bazen de kırlarda çalı çırpı ateşiyle yapılıyor. Hepsi de ‘’yoksul’’ yemekleri..Kazara lüks bir restorana girip yemek yemek zorunda kalmışlarsa memnuniyetsizlikleri yüzlerinden okunuyor. Gösterişle, sosyeteyle hiç işleri yok.İtalya’nın yeme-içme gelenekleriyle yaşayan, toprağıyla ve üretimiyle gurur duyan çiftçiler ise baş tacı ediliyor onların programlarında..Sıradan insanların hayatlarına dokunuyorlar..Beslenme alışkanlıkları bozulmakta olan çocukların durumunu dert ediniyorlar, mahkumların yemek yaptıkları yerleri ziyaret ediyorlar, iç savaşı yaşamış partizan kadınların hikayelerini dinliyorlar, zeytin hasadı yapan ailelerin katıklarına ortak oluyorlar. Yol üzerindeki ağaçlardan erik, üzüm,kestane çalmak; kız tavlamak için yapılacak yemeğin mönüsünü tartışırken kavga etmek gibi yaramazlıkları da cabası. Yemek pişirmek onlara göre dünyanın en zevkli..ikinci işi..!
İşte yine böyle bir yolculuk sırasında ‘‘la bella figura’’ diye bir şeyden söz ettiler.’’Güzel tarz’’ diyelim..’’Her ne yapıyorsan iyi yap’’ diye özetlenebilecek, hayatın her tarafına da çekilebilecek bir felsefe. İşinde en iyiyi ara..Sade ol..Moda diye herşeyin peşine kapılmak zorunda değilsin..Sürüye uyma, özgün ol..Kendi modanı yarat..En basit malzemeyi kullanarak en güzel yemeği yapabilirsin.Ama hayat (mesleğin dahi olsa) sadece yemek yapmaktan ibaret değildir.Kendini sürekli geliştir..Çevrendekilerle iyi ilişkiler kur…Kendine saygılı ol, kişisel bakımına, temizliğine özen göster..Ailene, arkadaşlarına, geleneklerine bağlı ol..Çevreyi koru, barıştan yana saf tut..vs vs..
Fransız şef Pierre Gagnaire bu konudaki başka bir örnek mesela..Dünyada haute cuisine’in en kıdemli şeflerinden biri olarak nitelendiriliyor.Pek çoğuna göre Paris’te kendi adını taşıyan restoranı, İspanya’daki El Bulli ve İngiltere’deki The Fat Duck ile birlikte dünyanın en iyi üç restoranı arasında..Burada menü haftadan haftaya yada aydan aya değil, anlık olarak ortaya çıkabiliyor. Çünkü Gagnaire her yemeğe yaklaşımını, aynı bir heykeltraşın mermer bir bloğa yada bir ressamın tablosuna yaklaşımına benzetiyor.Bella Figura değil de nedir bu? Yönetmen Paul Lacoste’un 2008 yılında kendisi ile ilgili yaptığı filmden kısa bir pasaj izlemek isteyenler buyursunlar..Sadece 2 dakika sürüyor, izlemeye değer..
Bir food & travel dizisinden bu kadar sonuç çıkar mı diye soranlara , bizim Beyaz Gölge’de koç Reeves ve Hababam Sınıfında Mahmut hocalarla ile büyüyen, romantik bir kuşaktan olduğumuzu hatırlatmaktan ibarettir cevabım..Bu da yeterli olmazsa sözü Martin Luter King’e bırakır, kaçarım.. ’’Eğer sizden sokakları süpürmeniz istenirse, Michelangelo’nun resim yaptığı, Beethoven’in beste yaptığı veya Shakespare’in şiir yazdığı gibi süpürün.O kadar güzel süpürün ki gökteki ve yerdeki herkes durup -burada dünyanın en iyi çöpçüsü yaşıyormuş-desinler..