Kategoriler
- Basın (2)
- Bella Figura (9)
- Çarşı-Pazar (5)
- Fotoğraf (3)
- Genel (41)
- Gezi-Seyahat (8)
- Havana-Küba (1)
- Karikatür (2)
- Kitap (2)
- Müzik (11)
- Sinema (4)
- Spor (4)
- Tepekule Yemek Okulu (1)
- Yeme-içme (7)
Etiketler
- a7
- Adnan Süvari
- Ahmet Yorulmaz
- Akhisar
- aroma
- Ayvalık
- Baca
- Beyaz Kule
- daiquiri
- Eric Schlosser
- erken hasat
- Fidel
- Frank Gehry
- Göztepe
- Kyma hotel
- Küba
- La Bella Figura
- Litany
- Liverpool
- Metin Sözen
- Miranda
- mohito
- naturel sızma
- Ouzou Melathron
- Puglia
- Sakız adası
- Selanik
- tadım
- Tanasis
- Tarlakuşu
- taş baskı
- Tepekule
- Tepekule Catering
- Voleybol
- yemek okulu
- Zaha Hadid
- Zeytin
- zeytinyağ
- Zihni Derin
- ÇEKÜL
- Ünsal Artun
- çay
- İkaria
- Şambali
- şehir kulübü
Linkler
-
Son Yazılar
Son yorumlar
- El yapımı tabela, floresanlı digitaline karşı.. için Bursa Reklam
- UZUN VE SAĞLIKLI YAŞAMIN SIRRI BU ADADA MI ? için Günay
- Aromalar..Aromacılar.. için Sanver Süzek
- Aromalar..Aromacılar.. için İsmail
- UZUN VE SAĞLIKLI YAŞAMIN SIRRI BU ADADA MI ? için Halūk Çobanoğlu
Arşiv
tasarım,tasmam..
Genel kategorisine gönderildi
Yorum yapın
”Garip” bir hareket..
”Sıcak bir yaz günü, orta yaşlı bir köylü yolunu sormak için yanıma yanaştı. Üstünde partal bir palto, paltonun altında bir ceket, ceketin altında yelek, yeleğin altında da yakası iliklenmiş mintanı vardı.’’Yolunu gösteririm ama önce üstünden şu paltoyu çıkart!’’ dedim. Çıkarttı. ‘’Ceketi de çıkart.’’ Onu da çıkarttı. ‘’Şimdi de yeleği çıkart!’’ Çıkarttı. ‘’Çöz mintanın yakasını!’’. Çözdü..’’Sıva kollarını!’’ Sıvadı.. ‘’Senin sorduğun yere şuradan gidilir’’ dedim. Yürüyüp gitti. Giderken bir iki kez arkasına dönüp baktı. Kıssadan hisse : Garip hareketi her şeyden önce bir havalandırma hareketidir.’’
Oktay Rıfat’ın ağzından Türk şiirinin kilometre taşlarından biri olan ”Garip” hareketinin felsefesine dair çok hoş bir tanımlama..
Genel kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Neden kadın mimar eksik sorusunun büyük istisnası : Zaha Hadid
Çok kısa birkaç tanım şart, bu hanımefendiyi daha iyi anlatabilmek için ; konstüktivizm, modern mimarlığın önemli adımlarından biri sayılıyor. Ekim devrimiyle beliren bu akım genelde çağdaş malzemeleri kullanarak, geometrik kompozisyon anlayışını benimsiyor. Geçmişle tüm bağlarını koparmış, endüstriyel malzeme ve tekniklerini yücelten bir biçimlendirme çabası dikkat çekiyor..İşte kaynağından bir örnek..Özetle, klasik mimariden, uçlara doğru yolculuk başlamış ama statik hala başrolde..
Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak
Ahmet Uluçay’ın ilk sinema filmi olan Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak, biri karpuzcunun, diğeri berberin yanında çırak olarak çalışan iki çocuğun köylerinde film oynatmak için verdiği mücadeleyi anlatan bir film. Naif, hüzünlü ama umut dolu, sıcak bir işlenişe sahip: Recep ve Mehmet sinemaya delicesine tutkundur. Gündüzleri kasabada çalışıp, geceleri köydeki evlerinin ahırında bir yandan derme – çatma bir film projeksiyon makinası yapmaya çalışırken, diğer yandan da hayatlarını tümden değiştirecek olan rejisörlük hayalleri kurmaktadırlar. İşin içine Recep’in kendisinden yaşça büyük olan Nihal’e aşkı da karışınca, hayatlarında derin izler bırakan unutulmaz bir yaz mevsimi yaşarlar.
Ege kasabalarına özgü şiveleriyle amatör oyuncularından kurgusuna, senaryosundan yönetmenine kadar yurt içinden ve yurt dışında prestijli pek çok festivalden ödül kazanmış olan bu film Türk sinemasının en önemli eserlerinden biri bence..Üzücü olan ise 1954 doğumlu yönetmen Uluçay’ı 2009 yılında kaybetmiş olmamız..
İyi seyirler..
http://youtu.be/EBgbJFKAq_k
Bella Figura, Genel, Sinema kategorisine gönderildi
Yorum yapın
Şambali
Arada bir copy/paste serbest.Sol gazetesinden Serdar Şahinkaya’nın 9 Şubat 2014 tarihli yazısı beni taa çocukluk yıllarıma götürdü..Konu çocukluk lezzetlerimden şambali..Babamla gittiğim Kızlarağasındaki köfteci sonrası lezzet durağım..Seyyar arabasında güler yüzlü, beyaz saçlı, kırmızı yanaklı adamın elinden yediğim tarçınlı şambaliler gerçek birer altın vuruştu; yazarımızın da aynı kişinin rahle-i tedrisinden geçtiği kesindir, aksi halde bundan daha iyi anlatılamazdı.. Söz kendisinde..
Şambali
Efendim bu tatlının esası, benim memleket İzmir’e özgüdür. Değişik malzemelerle üretilen farklı biçimlerini diğer yerlerde tatmanız mümkün olabilir. Ama mevzu şambali ise merkez İzmir’dir.